22 Haziran 2010


Sessiz ve özellikle karanlık olan bu koridor insanların ayak sesleriyle yankılanır. Okuldaki öğrenenin ve öğretenin durumunu anlatmak ister gibi bir tarafında öğretmenlere mahsus odaları diğer tarafındaysa öğrencilerin öğretmenleriyle buluştuğu derslikler bulunur. Seslerin ancak uğultu şeklinde ulaşabildiği bu yer diğer hareketli, insanlarla dolup taşan akranlarının aksine dinginliği ve amaçlılığı açığa vurur. Bu koridorda yürüyen insan hedeflidir, bunu onun ayak seslerinden veya az da olsa kararlı yüz ifadesinden anlamak mümkündür. Herhangi biri, buradan geçen başka bir ziyaretçinin ayak seslerinin anlık değişiminden buraya ne zaman girmiş olduğunu veya ne zaman buradan çıkacağını bilir. Işık buraya her zaman kararında vurur ne eksik ne de fazla, izin verildiği ölçüde. Koku ise sadece ziyaretçiye aittir, ne de olsa burası kontrolün kol gezdiği bir yer. Burada ders işlenip işlenmediği iki şekilde anlaşılabilir; birincisi, dersliklerden gelen mırıltıyla uğultu arasında gidip gelen seslerden bir diğeri ise, ders yapılmadığı zaman açık duran ve ışığı koridora buyur eden kapılardan. Kısacası burada ses varsa ışık yok, ışık varsa da ses. İşte bu koridor bu kadar karalı.









Hiç yorum yok: