29 Temmuz 2010

yükselebilir alçalabilir kat düşünen arkadaşlara yardımcı olabilir

http://vimeo.com/moogaloop.swf?clip_id=2953928&server=vimeo.com&show_title=1&show_byline=1&show_portrait=0&color=&fullscreen=1" />http://vimeo.com/moogaloop.swf?clip_id=2953928&server=vimeo.com&show_title=1&show_byline=1&show_portrait=0&color=&fullscreen=1" type="application/x-shockwave-flash" allowfullscreen="true" allowscriptaccess="always" width="400" height="302">

http://vimeo.com/2953928">small second house"paco" by Jo Nagasaka+Schemata Architecture Office from architecturephoto on Hiç yorum yok:


28 Temmuz 2010

Jeneratör


27 Temmuz 2010

jeneratör


fener ve balat haritası

http://www.4shared.com/file/sH_H1mCi/fener-balat.html
(3 ve 6 no'lu arsaları kontrol edin, hata varsa düzeltelim)

26 Temmuz 2010

Bir gece Fener Balat da Dolaşırken....

Fener-Balat'ı geziyorum gecenin en karanlık anında, kimsecikler yok taşlarla döşenmiş sokaklarında. İnceden inceye başlayan yağmurun her damlası vücuduma vuruyor usulca. Her attığım adımda kendimi tarih sayfalarına konu olacak gibi düşünüyorum ve bir tarih yazarının kaleminden fırlayacağımı ve herkesin beni tanıyacağını düşünüyorum.
Dedim ya kimseler yok sokaklarında. Dört yolun kesiştiği yere geldiğimde tam ortada duruyorum, etrafıma bakıyorum ve neler neler gördüm dercesine bakan cumbalı evler bana göz kırpıyor. Birine bakıyorum kırık dökük, bir diğerine bakıyorum yıkık harabe. Kafamı biraz çevirdiğimde bir eve dikkatim yoğunlaşıyor. Evet orada penceresinden sokağa yayılmaya çalışan kısık ışığı ile çağırıyor beni sessizc. Ayaklarım istemesemde istesemde kendini çağıran bu karşı koyulmaz davete doğru gidiyor.
Yaklaştığımda bir yazı çarpıyor gözüme ''Dokunmayın Evime''. Düşünmeye başlıyorum neden böyle bir yazı var bu şirin evin camında. Aniden kısık bir ses geliyor kulağıma daha sonra sessiz olan bu ses belirginleşiyor kulağımı verdiğimde. Belirgin olsada bulamıyorum kimden geldiğini gözlerim bir insanı arıyor bulamıyor. Daha sonra hayatımın belkide en inanılmaz olayı gerçekleşiyor çünkü benim ile konuşmak isteyen ses zamana karşı çıkmış ve bu zamana kadar varlığını korumuş yıkık ve harabe olan evden geliyordu, inanması güç olsada ev benim ile konuşuyordu. Bana o yazının neden orada asılı olduğunu ve nelerle uğraştıklarını anlatıyor kırgın ses tonuyla. O bana anlattıkça diğer evlerde katılıyor artık bir tarih benim ile yüzleşiyor ve dertlerini bir dosta açar gibi açıyorlardı.
Onların her söylediklerini duyduğumda şaşkınlığımı gizleyemiyorum. Nasıl şaşırmayayım bir tarih benimle konuşurken.
Bir tanesi bana kısık ışıklı evin camından bakmamı söylüyor. Olmaz desemde ısrar ediyor ve ayaklarım yavaş yavaş pencereye doğru ilerliyor. İçeriye baktığımda evin içerisindeki mutlu bir ailenin yaşamını görüyorum. O insanlar o kadar mutlular ki hani derler ya gözlerinden okunuyor mutlulukları diye işte bu söz tamda bu evde yaşayanlar için diyorum sessizce.
Bu insanların evlerinden çıkarılmak istendiğini duyduğumda düşüncelerim bile karmakarışık oluyor. Çünkü onlar böyle birşeyi istemiyor, onlar biraz yıkıkta olsa, eskide olsa yuvalarında yaşamak istiyor. Sonra gözlerimi kaçırıyorum o güzel pencereden büyüsünün bozulmasını istemeyerek.
Bir ses bana Fener ve Balat'ı anlamak için önce burada yyaşayan insanları anlamak gerek diyor. Ama kimse bırakın o insanları anlamayı, dertleri varmıdır diye sormuyor bile. Sonrada gelip onlara evlerinizi bize satın deyip milyarları önlerine seriyorlar. Ama bu insanlar para pul istemiyorlar, bu insanlar sadece hayatlarının bu zamana kadar sürdüğü, birçok hatıralarının bulunduğu evlerinde mutlu yaşamak istiyorlar.
Sadece YA-ŞA-MAK......

23 Temmuz 2010

Okula Giriş..

Hafta sonu Okula giriş için izin gerekiyordu. Girebilmemiz için izin aldınız mı?

22 temmuz jüriden...




Jüri üyelerimiz Özlem Berber ve Ozan Avcı'ya katılımları ve katkıları için çok teşekkürler

19 Temmuz 2010

istiklal, haritalama


İstiklal Caddesi - Geçiş Haritalaması

İstiklal Sabit Seyyarlar Haritası

İstiklal Caddesi Mapping...


İstiklal Caddesinde kitapçı olmak kolay gelmez herkese. Kitap satışlarında düşüşler olması ve bunun sonucu olarak İstiklal caddesinde okurların uğrak yeri olarak günümüze kadar gelen bu küçük büyük kitapçılar tehlikededir belkide. Bir girdiğinde caddeye gözlerin bir kitapçı arar, bulsamda girsem bir iki kitapı karıştırsam, biraz okusam sonrada beğendiğim ilgimi çeken bir kitapı satın alsam dersin... Ama hangi kitapçı nerede bulunuyor bilmek için sana tek gerekli olan bir haritadır...

İstiklal caddesi


İstiklal caddesindeki boş binalar
Çünkü Yasak Okul..

sokağa yeniden bak...

Untitled from burcu yaşlak on Vimeo.

istiklalde kitap

istiklalde kitap okumak bazen zordur,mesela bir kitapçıda gizli gizli...bazen de bir kafede çay içerken okumaktır rahat rahat...bazen de sahaflarda göz atmaktır saatlerce.

18 Temmuz 2010

Gölgede İstiklal.


Gölgede İstiklal.
Ele alınan temel konu, istiklal caddesinin yoğun güneş altında kullanılan gölgeleri dir. Genellikle binaların sokak dokusu içerisinde güneşin geliş açısına göre düşürdüğü gölgeler, yürüyüş rotalarını ve toplanma alanlarını da etkiler. Gölgede istiklal için geliştirilecek olan güneş saati esaslı çalışma, istiklal caddesinin gün boyunca güneş ışığı alan 12 saatinin incelenerek; gölge derinlikleriyle, farklı türde güneş saatleri uygulamaları tasarlanmasıdır. Bu uygulamalar -belirlenecek alanlarda- döşemelerde gölge çizgilerinin oluşturulması gibi çalışmalarla desteklenecektir. Gölge yoğunluğunun veya ışık kırılmalarının fazla olduğu yerlerde, toplanma mekanları olarak belirlenen odak noktalarında, 'jeneratör' çalışması yapılmaktadır. Bu çalışmada da temeli, gündüz doğal ışık, ayna-yansıma ve gölgeler; gece, yapay ışıklandırma oluşturmaktadır.

simay-yeniden bakmak- tekrar from simay gizem yılmaz on Vimeo.

simay-yeniden bakmak-yeni from simay gizem yılmaz on Vimeo.

15 Temmuz 2010

My Journey To Work from vizage on Vimeo.

12 Temmuz 2010

Sessiz Bekleyiş.

Eski İstanbul hatıralarında anlatılan yaşayışın görgü tandığıdır Haliç.
Geçmiş ile bağlarını koparmadan geleceği bekleyen bir 'potansiyel' e sahip: Haliç Tershanesi.
Zamanın derin izlerini gururla sergileyen bir yüzü, benliğinin değişimine direnerek yenilenmek isteyen farklı bir yüzü var bugun. Karmaşanın ortasında kaderini -bilerek-, ya da -bilmeyerek- belirleyenleri bekliyor.

Daha suskun çalışıyor bugun. Eski güzel günlerini yaadetmeye mahkum edilmiş. Yapılacak işleri varken, emekliye ayrılmasına karar verilmiş. 550 yıllık çalışmanın karşılığında vapurların ziyaretine bile izin verilmeyecekmiş.

Yorgun zamanlar geçiren Haliç Tershanesi'nin halen enerjisi var..Çalışmak istiyor.. İşçisi ve mühendisiyle güneşli havada ya da yağmur altında beraber olmak istiyor.. Yeniliklere ve gelişen teknolojiye açık halde ihtiyacı karşılamak için, ihtiyaçlarının karşılanmasını bekliyor..

Bu ihtiyaçlardan biridir dinlenme alanları. Yaşayışı sürdürebilmek için oluşturulan nefes alma mekanları.. Yoğun zamanlarda iş odaklı etkileşimin, yerini tarihe ve sakinliğe bıraktığı bir uygulama. Bir ara kesit ihtiyacı, bir ara yüz.

istanbul modern - kesit



Haliç Tersanesi için ;
Herkesin huzurlu çalışmaya hakkı vardır. Açlık insanı huzursuz eder. Atıştırma ihtiyacı ağır çalışan işçiler için küçümsenmemelidir.Yarım saat yemek molası toplamda çalışma ve yapılan iş açısından kayıp olarak değerlendirilebilir ancak 5 dakika atıştırmak ancak verimi artırır. İnsanlar çalıştıkları yere göre ihtiyaçlarını ayarlamak zorunda bırakılmamalıdır, çalışma alanları insanların ihtiyaçlarına göre düzenlenmeli bu bağlamda kurabiye makinesi de ihtiyaçtan sayılabilmeli, küçümsenmemelidir!!

Haliç Tersanesi Emekçinin İletişim Platformu

Yuzyılların tersanesı Halıc Tersanesı.
Calısanları calıskan
Bazen iki kelime etmeye dahi fırsatları yok..
Bir kac dakika için de olsa sohbet etmeye, birbirleriyle calışma zamanlarını kesiştiremediklerinde kucuk notlarla iletişim kurmaya ihtiyaçları var.
Tersaneden bihaber insanlara durumlarını, yaptıkları işleri duyurmaya ihtiyaçları var.
Bu sebeple onların bir iletişim platformu olmalı
ÇALIŞKAN EMEK VEREN İNSAN KITLIĞI YAŞANAN GÜNÜMÜZ DÜNYASINDA EMEĞİ HERKES FARKETMELİ HİSSETMELİ VE KIYMETİNİ BİLMELİ

istanbul modern kesit calismasi

11 Temmuz 2010

İstanbul Modern Kesitleri


istanbul modern-yaşayan kesit çalışması




İstanbul Modern-Kent Etkileşimi
























Yaşayan kesit uygulaması kapsamında hazırlanan çalışmalar, insan hareketleri ve değişimleri üzerinde odaklanarak anlatılmaya çalışılmıştır. Kent bütününden İstanbul modern sanat müzesi bina çevresine kadar gelişen değişim ve etkileşim aktarılmıştır. Alınan bir kesit üzerinde farklı insan profilleri , yerleri ve sayıları doğrultusunda yaşayış biçimlendirilmiştir. Bu durumda, sabit kesit üzerinde her biri ayrı olmak üzere ve yalnızca insan profillerinin oluşturulduğu birincil, ikincil, üçüncül ve dördüncül katmanlar oluşturulmuş, kaydırılarak çakıştıtılmış, farklı yoğunlukta birden fazla yeni kesit elde edilmiştir. Her bir kesit diğerinden insan yoğunluğu ve profili bakımından farklıdır veya farklı görünür. Planlarda farklı renklerde belirtilen kişilerin dolaşımı, birlikte ilerleyen, çocuklu ya da yalnız insanların yer değişimi, bu kişilerin ayrılması ya da bir araya gelmesi, her bir planda ve kesitte farklılığı yaratır. Bu dolaşım, değişim ve etkileşim süreci, kesitin yaşayışıdır.

10 Temmuz 2010

istanbul modern-kesit

haliç ve manifesto

Çalışan sayısının ihtiyaca göre 150 ile 400 arasında değiştiği bir tersane Haliç Tersanesi. Kendi işçileri için iyi bir yemekhanesi, güzel duş yerleri olan bir tersane. Ancak yalnızca 'kendi' işçileri için.
Çoğu zaman sayıları kalıcı olan işçilerin sayısını geçen geçici işçiler aynı sınırları içerisinde ayrı bir hayat yaşıyorlar. 'Ayrı' bir yerde yemek yiyorlar, 'ayrı' yerlerde duş alıyorlar. Bir yetkilinin dediğine göre: "Onlar aileden değil."
Birlikte çalışan insanların farklı kalitede hizmek almaları kadar sağlıksız bir durum olamaz. Yapılan iş aynı zorluktadır, kazanımlar da aynı kalitede olmalıdır. Bu ayrım işçiler arasında kutuplaşma doğurur, kutuplaşma da aile parçalar.
Yapılacak küçük bir müdahaleyle bu eşitsizlik kısmen giderilebilir. İşçilerin duş almaları için atölye duvarlarına monte edilecek küçük odacıklar bu işlemi hızlandıracaktır da. Ancak tabi ki bu, yapılacak(yapılması gereken) müdahaleler için sadece bir örnek teşkil etmektedir. Amaç; sorunu hijyen özelinde çözmektir.

İstanbul Modern-Kesitler



İstanbul Modern Kesitler..